Üretim kelimesi Türkçe Sözlük’te şu anlam verilerek açıklanmış: Belirli faaliyet ve işlemler sonucu yeni bir mal veya hizmet meydana getirme, istihsal, tüketim karşıtı. Bu kelimeden türetilen başlıca kelimelerimiz şunlar: üretimlik, üretici, üretiş, üretken, üretkenlik, üretme, üretmek, ürettirme, ürettirmek, üreyiş, üreticilik vd. Başlıca birleşik kelimelere birkaç örnek: üretim bandı, üretim araçları, üretim artığı, üretim biçimi, üretim kooperatifi, fason üretim, merdiven altı üretim, seri üretim vd. Üretim, hayatın olmazsa olmazı. Yeme içmeden barınmaya, giyim kuşamdan okuyup yazmaya, gezip tozmadan savunmaya kadar hayatın her safhası üretime dayalı. Her devlet, kendi vatandaşlarını daha iyi imkâna sahip kılmak için üretimini her sahada geliştirme çabası içinde… Bazı ülkeler, üretimini kendi gerçekleştiremediği yüksek teknolojiye dayalı ürünleri ithal ediyor, bunun karşılığında kendi ürettiklerini ihraç ederek aradaki farkı en azından azaltmaya çalışıyor. Tabii bu farkın azalması mümkün değil. Siz bir ton domates veya patatesi kilogramı 10 liradan 10.000 liraya satarken karşılığında orta karar bir cep telefonu ancak alabiliyorsunuz. Ülkemiz de ne yazık ki yüksek teknoloji üretiminde yetersiz. Evet, yüksek teknolojiye sahip pek çok ürünü üretebiliyoruz ama henüz bu konuda kendi kendimize yetemiyoruz. Eksiğimizi dışarıdan alarak tamamlamaya çalışıyoruz. Bu da bizi dışarıya bağımlı hâle getiriyor ne yazık ki… Döviziniz yoksa onu bile alamıyorsunuz. Tarım ürünlerinde de durum pek iç açıcı değil. Daha düne kadar kendi kendine yeten birkaç ülkeden biriyken bugün buğday ve ayçiçeği bile ithal eder hâle geldik. Teknolojik ürünlerin tamamı değilse bile bir kısmı olmadan yaşanabilir ama gıdasız yaşayamazsınız ki… Bu sebeple gıda üretimini çağın en son teknolojik gelişmelerine uygun hâle getirmek mecburiyetindeyiz. Bu yapılmadığı takdirde sağlıklı nesiller yetiştiremeyiz. Bunun sonucu şudur: Düşünemeyen, yeterli üretemeyen, devletin sağlık giderlerini artıran insanların çoğalması… Üretimi artırmak hem de her türlü üretimi artırmak mecburiyetindeyiz. Bunu yapmadığımız takdirde yarınlara ümitle bakmamız mümkün olmayacaktır.