Tarsus Haber| Yenises Gazetesi
Yazar: HALİL AKSOY - 3 Ağustos 2022 Çarşamba - Okunma: 1632

HAYALİ’NİN ŞİİRLERİNDE T A R S U S

Dün, merhum Hayali Hasan Yavaş’ın vefatının 42. yıl dönümü idi. İşlerimin yoğunluğu sebebiyle yazı yazamamıştım. 1 Ağustos tarihli Ekspres gazetesinde değerli kardeşim Yakup Boncuk’un yazısını görünce bir günlük gecikmeyle de olsa merhumu bir yazıyla anmak istedim. Her ne kadar Van’da doğup büyüse de ömrünün büyük kısmını Tarsus’ta geçiren Hayali ağabeyi görmek kısmet oldu ama onunla bir kez olsun konuşmak kısmet olmadı. Millî ve manevî değerlere sahip ve Tarsus âşığı şâirimizin Tarsus ile ilgili şiirlerinden örnekler vereceğiz bu yazımızda.  “TARSUS 1” şiirinde duygularını şöyle anlatır: “Bir hoş gelir çam kokusu dağların / Kurban olam esen yeline Tarsus / Dört mevsimde çimen bürür dağların / Benzesin İrem’in gülüne Tarsus.” “TARSUS 2” şiirindeki şu beş mısrada duygularındaki samimiyeti dile getirir: “Gözlükule’n, Donuktaş’ın, Makam’ın / Başı döner Şelale’ne bakanın / Payitahtı oldu nice hakanın / Sana bu yazdığım naz değil Tarsus / Yürekten geliyor söz değil Tarsus.” “TARSUS LAYIKTIR” şiirinde Tarsus’un il olma düşüncesini dile getirir: “Dinle ey arkadaş bu yanık sesi / Beldemiz güneyin beyaz incisi / Kazalar içinde en birincisi / Şayan-ı arzudur elbet bu husus / Vilayet olmaya layıktır Tarsus.” “TARSUS PARKI” şiirinde parkı kendine bakış açısıyla dile getirir: “Titreşen ışıklar nurdan bir hale / Mis kokar papatya, menekşe, lâle / Efsunlu bir hava, sihr-i nevale / Katıksız ekmeğe bal olur burda.” Hayali ağabey, şiirlerinde Tarsus’un dört mevsimini dile getirir. “TARSUS’TA İLKBAHAR” şiirinde Tarsus’un ilkbaharına doyum olmayacağını dile getirir: “Elvan türlü çiçeğinden biçersin / Su yerine buzlu ayran içersin / Sarhoş olur sen kendinden geçersin / İlkbaharda doyum olmaz Tarsus’a.” “TARSUS’TA KIŞ” şiirinde Tarsus’un kışını bahara benzetir: “Gün bir yüze güler, saklanır bir an / Ne öyle ayaz var şaklayıp vuran / Ne kar fırtınası ne tipi, boran / Bahara benziyor kışı Tarsus’un.” “TARSUS’TA SONBAHAR” şiirinde Tarsus’ta sonbaharın çok güzel oluşundan bahseder: “ Arı kovanıdır burda her gişe / Yeter aklın kullan, kıymet ver işe / Bu mevsim doyulmaz alışverişe / Çok güzeldir sonbaharı Tarsus’un.” “TARSUS’TA YAZ” şiirinde yaz aylarının sıcaklığını dile getirir: “Başak dolar, koza beyaz açılır / Hararetten buzlu sular içilir / Denk bağlanır, yaylalara göçülür / Sıcak olur yaz ayları Tarsus’un.” Tarsus’un meyvelerini de unutmaz Hayali ağabey. “TARSUS’UN MEYVELERİ” şiirinde çeşitli meyvelerden bahseder. Bir dörtlüğünü okuyalım: “Vişne mayhoş, lokum gibi hurması / Kaysı şeker, mis kokulu ayvası / Tıpkı gelin al yanaklı elması / Armudundan cevizinden yenmez mi? / Güzel Tarsus sana cennet denmez mi?” Tarsus üzümünü de unutmaz, onun için de şiir yazar: “TARSUS ÜZÜMÜ” adlı şiirinde üzümü şöyle över: “Bu nasıl hikmettir almıyor aklım / Renk çalmak istiyor güller üzümden / İnciler dizilmiş koskoca salkım / Yaprağa görünmez dallar üzümden.” Şâirimize Allah’tan rahmet dileyerek onun mezar taşındaki dörtlüğü okuyalım: “Bu bir destan değil, gönlümün sesi / Seni sevmek aşktan beter Tarsus’um / Ay gümüşî, güneş altından tepsi / Nazlı doğar, nazlı batar Tarsus’um.”