(ŞAHİN TURGUT) Türkiye'de, pandeminin yanı sıra, kuraklık, su sorunu, yüksek girdi fiyatları, üretilen ürünlerin pazarlanmasında yaşanan sıkıntılar nedeniyle bitkisel üretim yapanlar da, hayvancılık yapanlar da önemli sorunlarla karşı karşıya. Tabi ki; Türkiye’de tarımın göz bebeği Tarsus’ta bundan nasibini alan bir kentler arasında. Tarsus çok şanslı bir coğrafyada yer alıyor ve sahip olduğu bu coğrafyanın tarımsal potansiyeli oldukça fazla. Bereketli toprakları ve zengin ürün deseni ile tarımsal kaynaklar açısından bizim gibi şanslı ve tarımsal üründe rekabet üstünlüğüne sahip bir bölgedeyiz. Ancak, son yıllarda artan girdi maliyetleri nedeniyle üretim her geçen gün zorlaşıyor. Girdi fiyatları artarken çiftçilerin ürettiği ürünlerin fiyatı aynı oranda artmıyor olması en önemli sorunlardan birisi. Gıda fiyatlarındaki artışa rağmen üreticilerimizin başta gelirlerinde, yaşam standartlarında bir iyileşme hemen hemen yok gibi. Tarsus Ticaret Borsa Başkanı Sayın Murat Kaya ile yaptığımız sohbetler sırasında, tarımda sürdürülebilir politikaların acilen hayata geçirilmesini istemesi, ürünlere ödenen devlet desteklerinin arttırılması ve en önemlisi de TARSİM sigorta primlerinin üreticiye cazip hale çekilmesini talep etmesi halen hafızalarımızda. Murat Kaya’nın, Sayın Cumhurbaşkanımız ile Bakanlıklarla bu konuları paylaştığını, takipçisi olduğuna da zaman zaman şahit oluyorum. Bu konuda hem ülke hem Tarsus tarımına sahip çıkması gerekenleri ellerini taşın altına belgeleriyle koymalarını bekliyorum. Değerli okuyucularımız, “50 sene önce 1 hektar tarım alanı 2 kişiyi besleyebiliyorken bugün 5 kişiyi besleyebiliyor. İlerleme tamam, ama yeterli değil. Gelecek yıllarda 1 hektar alanın 5 kişiyi değil 10 kişiyi besleyeceği şekilde verimliliği artırmamız gerekiyor. Bu şart. Tarsus tarımla besleniyor. Tarım hayati değer taşıyor ve kendi haline bırakılamayacak kadar kıymetli. İyi bir planlama ve yönlendirme ile tarım ve su kaynaklarımızın gelişimine rehberlik yapılmalı. Tarsus için Tarım önemli. Tarım için Tarsus önemli.